Bir bayramın daha sonuna geldik.Kimler nerede,neler konuştu çok bilgim yok. Nerede o eski bayramlar muhabbeti yapıldı mı, yedi kişi danaya girmek yerine bir fakirin ihtiyaçlarını karşılayıp en büyük bayram bizim bayram dediler mi, bu sene de kurban bayramı ile hac çakıştı mı bilmiyorum. Çünkü gemi su almaya başladı ve ben batışı geciktirmek için fazlalıkları yavaş yavaş atıyorum. Ha bir de, tek tek kişileri gözlemlemek yerine, toplulukları/ yığınları gözlemlemek daha eğlenceli, kolay, yorucu, zor.Tamam tezat kavramlar ama işin gerçeği bu.
Misal, dün akşam Konak'a inip , Kordon boyu yürüdük. Konak kabus gibiydi resmen. Tüm samimiyetimle söylüyorum neredeyse ağlayacaktım. Yok böyle pislik. İnsanlar çimlerin üzerine oturmuş, deli gibi çiğdem çitleyip , etrafa savuruyorlardı kabuklarını. Her yerde pet şişeler. Ama alanı çoktan terk etmiş bir grubu takdir ettim doğrusu. Çöplerini bir poşete toplamışlar, öylece bırakmışlar. Bundan iyisi Şam'da kayısı....
Şamlılar da vardı. Kalabalık, rahat, cangıl cungul... Da dedim, Suriyeliler de...Her yer Suriyeli değildi elbette. Araplar çok pis diyen Türkler de oradaydı. O pisletenler arasında.. Yiyip içip, çöplerini bile toplamadan gidenler , halihazırda çöpünü yayanlar arasında bizim insanımız da vardı...
Yanımdaki misafirden utandım. Oraya sürüyle hayvan yaysanız, böyle çöpe boğmaz, hatta yenilebilir olanları temizlerdi.
Yapacak bi'şey yok. Konumumuz Ortadoğu , kafa yapımız da yaşadığımız coğrafya doğrultusunda ne yazık ki... Kısacası "coğrafya kaderdir". Oysa, madem ki temizlik imandandır, ev sahibinin de misafirin de çoğunluğunun Müslüman olduğunu düşünürsek, akşamki manzarayla karşılaşmamalıydık. Demek ki Aliya İzzetbegoviç'in dediği gibi " İyi insan olmadan iyi müslüman..." olunmuyor....İnsan olmayı beceremeyenlerin müslümanlığı , İslamla bağdaşmıyor...
Neyse,eğer yazıyı sonuna kadar okuduysanız, şu şarkıyı da dinleyin ki güzel ayrılın...
Neyse,eğer yazıyı sonuna kadar okuduysanız, şu şarkıyı da dinleyin ki güzel ayrılın...
Maalesef evimizi temizleyip, temizlik hastası olmakla övünüp, sokağa çıkınca pisleten bir kesim çok:((( kültürlü, okuyan, yazan kesim bunu yapmıyor ama diğerleri maalesef..:( belki her vatandaş günü birliğine temizlik işçisi olarak çalışsa, empati yapar.
YanıtlaSilEline sağlık. :)
Ben o kadar emin değilim ne yazık ki...Okuyup yazan, kültürlü kesim kendisi pisletmese de, sabah/ akşam köpeğini gezdirirken , eldiven takıp yerdekini poşete koymayı akıl edemiyor. Temizlik işçiliği öneriniz fena değil ...
SilSevgiler :)
Telvecim,
YanıtlaSilBeterin beteri illâ ki dünyanın bir yerinde vardır. Ama o kadar uzaklaşmaya gerek yok... Sizin sahillerde hiç değilse çiğdem çitleyip kabuklarını saçıyorlarmış. Bizimkinde mangal yasaktır tabelası altında bile mangal yakılıyor. Rüzgarsız havalarda o şeritte nefes almak güçleşiyor adeta. İnsan üzülüyor içinde ölen insan sevgisine. =(
Avarem Karıncam çok haklısın. Sıcak hava ve mangal dumanı, et kokusu çekilmez..
Sileğitim şart...
YanıtlaSilhep devletten beklememek lazım ama değil mi :)
Silaynen öyle
Silbizim ülke böyle. üç yıllığına almanlara kiraya verelim ülkeyi de biraz düzene girelim yaa :)
YanıtlaSilsüper fikir deeeppp ;)
SilHaklısın Telve,ama bir de sanal çöp diye bir şey de var artık. İnternet sözüm ona bilgi çöplüğüne döndü. Bilgisiz mesnetsiz fikirler ortalığa saçılmış. Belki düşününce büyük payı vardır yukarıda bahsettiğin olumsuzluklarla.
YanıtlaSilHa sanırım Sonbahar yaklaşmış,zira telve yazmaya başlamış ;))
Güldürdün beni Levo, mevsimler bana göre ayarlansın bundan sonra ...
Silİnternet aslında büyük bir nimet, çok büyük kolaylık.Lakin, dediğin gibi tam bir bilgi çöplüğü. Onun için, kitaptan vazgeçmemek lazım..