Zor şartların, insanın yeteneklerini geliştirdiği söylenir..
Bir bakıma doğrudur..
Ancak unutmamak gerekir ki, her şey zıddıyla kaimdir. Zor şartlar dediğimiz olguların insana ivme kazandıran, bileyen, iyiye tetikleyen bir tarafı olduğu gibi, dibe çeken, enerjisini tüketen , hayattan umudunun kesilmesine sebep olan hali de unutulmamalıdır.
Benim gözlemlediğim şu.. Maddi açıdan ele alınabilecek olanların , insanın her açıdan sınıf atlamasına, ilerleme kaydetmesine yardımcı olduğu.. Ancak duygusal açıdan değerlendirdiğimiz şartların da insanı olumsuzluğa ittiği...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSilDaha erken değil mi :))
YanıtlaSilBu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSilPeki, nöbet sende :)
YanıtlaSilBu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSil"o da dayanma gücümüzü arttırıyor" deyip geçiyoruz, aksi bizi kötüye götürür be kahve telvesi.
YanıtlaSilBir de; "SINAVIMIZMIŞ"
O küçük mutluluklar olmasa, hüzünler çekilmez olurdu zaten Ercan..
YanıtlaSilBazı sınavlar hiç bitmezmiş gibi geliyor Cem...
YanıtlaSilDağına göre kar yağarmış derler. Mevla kaldıramayacağı yükü yüklemezmiş. Ama çoğu zaman sınavı kaybetmemimizin sebebi sanırım yine nefsimiz. Gücümüz olduğu halde, tahammülümüz yok.
zorluklar, iniş çıkışlar, olumsuzluklar mutsuzluklar olmasaydı hayat tek düze hep aynı güzellikle mutlulukla seyretseydi hayat denemezdi ki buna.. ya da bütün o iyilerin güzelliklerin kıymeti bilinmezdi...hiç kimse dört dörtlük mutlu rahat değildir illaki.. en zenginin de veya en huzurlusunda bile başka başka sorunlar vardır.. ha ama bizim için ne zaman son bulacağını bilmediğimiz, belki tek nefeslik vaktimizin bile kalmış olabileceği bu dünyada aradığımız hep gelmediğinden uğramadığından yakınıp durduğumuz o huzur mutluluk öldükten sonra EBEDİ hayatımızda bizimle olacaktır, bazı bedeller ödendikten sonra elbet.. belki bütün mutsuzlukların eksikliklerin hüzünlerin acıların acısı orada yeterince mutlulukla çıkarılacaktır... yine de bu misafirhanede de iyiyi güzeli doğruyu mutluluğu yakalamak için çaba sarfetmeli elden geleni yapmalı... yani bize düşeni... her insan insanca huzurla yaşamayı hakeder muhakkak...
YanıtlaSilYolcu belki rahata düşkünlüğümüzden, belki sabırsızlığımızdan... Ama kimsenin tahammül sınırları esnek değil günümüzde..
YanıtlaSilBir hayal kur, bu güzel yorumun için teşekkür ederim.. Huzurlu yaşayabilmek için hataları asgari seviyeye çekmek gerekiyor sanırım..
İşte bu kahve telvesi, tam da söylemek istediğim. Haksızlık. Bana göre Tanrı'nın herkese bu dünyada bir rolü veriyorun tam da haksızlık boyutu. Şu kesin bugün suça bulaşmış kişilerin geneli suçun içerisinde bulunanlardır. Eline silah geçmeyen masum bir hayata süren kişi birini kolay kolay öldürmez. Şans işte. Hatta fiziksel boyutumuz kişiliğimizi etkiler, düşüncelerimizi... Bazen o kişi neden öyle söylüyor dediğimde onu suçlayamıyorum... Bugün yaşanılan acılar bizi büyütmez bizi sadece farklılaştırır. Ne kadar çok yaşantı o kadar çok ruhu eskisinden uzaklaştıracaktır.
YanıtlaSilHayatın herkese adil davranmaması kötü.. Çok kötü.. Ama adalet mutlaka tecelli etmeli Serkan..Ne zaman, ne şekilde bilmiyorum. Ama buna inanmak istiyorum..
YanıtlaSil