Bir insanın aldığı eğitim, edindiği tecrübe, vardığı nokta ( makam, mevkii) , insanları, olayları ve hayatı doğru yorumlamasını sağlamıyorsa, ben onun sahip olduklarına " donanım" diyemem. Yaptığı sadece bilgi hamallığıdır......
20.09.2013
16.09.2013
HAYATIN SÜRPRİZLERİ..
Asıl sürprizi pazar günü yaşadım çünkü. Acaba bayramda ne yapsak, nasıl değerlendirsek planları yaparken, acı bir haberle kendime geldim...İşte hayat dediğin bu..Bir taraf keyif sürme peşindeyken, başka birinin evine ateş düşüyor.. Kendisini tanımazdım, hiç yüz yüze bile gelmedik..Ama eşiyle görev icabı, bir başka şehirde 3 ay beraber aynı pansiyonda kalmıştık. Beraber yedik içtik, sohbet ettik....Çok çok iyi bir insan. Kendi halinde, sessiz sakin bir beyefendi. Eşi pazar sabahı balkondan düşüp hayatını kaybediyor. Geride acılı bir eş, annesiz bir genç kız bırakarak...
Acaba O'nun ne hayalleri vardı...Yapmak istedikleri, yapamadığı için üzüldükleri neydi ? Son anlardaki ruh hali? En son ne düşünmüş, ne söylemişti ? Kimlere kızmış, neye mutlu olmuştu?
Birine çok kızdığımız bir anda, kırıldığımızda , 5 dakika sonra öleceğimizi bilsek ne yapardık ? Öfkelenir miydik aynı ölçüde.. Ya çok sevdiğimizi düşünürken, az sonra ayrılacağımızı bilsek ? Bilsek farklı olurdu elbette, ama kestiremiyoruz ki...Ölüm hep uzak gibi geliyor bize.. Oysa ki belki de nefesi ensemizde, bilemiyoruz, hissedemiyoruz. Sanırım bu hayatın bize yaptığı en büyük iyilik. Kim ne zaman öleceğini bilerek yaşamak ister ki ?
Şimdi ben bir kaç güne kalmaz normale dönerim.. Yine eski kahve telvesi.. Huysuz, dengesiz, kırılgan.... Üzülürüm, söylenirim, öfkelenirim... Unuturum hayatın ne kadar kısa olduğunu... Ruhun dingin olmasını gerektiğini bile bile, fırtınalar kopartır, kasırgalar estiririm iç dünyamda... Unuturum, hiç bir şeyin aslında üzülmeye değmediğini... Her anımı son anımmış gibi yaşamanın keyfini süremem.. Affedemem kolay kolay..Sırtıma yeni yükler alırım... Ben kendimi biliyorum, yaparım...
O gencecik kıza üzülüyorum şimdi...Ne yazık ki, O, uzun süre atlatamayacak bu travmayı.. Hep boynu bükük kalacak.....
15.09.2013
BÜYÜMÜŞÜM..
İçim acıyor desem usulca,
ne kadar diye sorsan,
kollarımı açıp iki yana,
küçük bir çocuk masumluğuyla,
işte bu kadar desem...
işte böyle kocaman.....
acıyor..
elimi koyup, gözlerimi kapayıp,
susuyorum...
ağzımdan çıkacak her kelimeye düşmanım şimdi ..
sözler, yarama kezzap misali...
içim oyuluyor konuştukça...
farketmemişim..
meğer ben büyümüşüm..
öğrenmişim ayak sürüye sürüye gitmenin ne olduğunu,
ve aşktan önde tutmuşum gururumu..
şimdi,
bekliyorum ..
geçecek, hüznüme katık yaptığım günler biliyorum..
.............
yerçekimi çok kısa bir an için ortadan kalksa.....
tutunacak dalı olmayanlar uzay boşluğuna savrulsa........
tutunacak dalı olmayanlar uzay boşluğuna savrulsa........
13.09.2013
..........
Tuz buz oluyor ruhum...
Dört bir yana dağılıyorum
Toplayamıyorum...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)