kaç kez düştün sen...
kaç kez pes ettin, havlu attın...
hani gecenin bir yarısı, alnındaki boncuk boncuk terle,
bir kabustan uyanmış gibi şaşkın,
korku dolu gözlerle kaç kez etrafına baktın ?
tüm yollar çıkmaz sokak deyip, bir kenara çöküverdin kaç kez..
duyan yoksa, ne anlamı var çığlıkların deyip, kuyuya gömdün başını...
hatırlamıyorsun değil mi....
hatırlamazsın..
çabuk unutur insan işine gelmeyenleri bazen
hiç bir şeye aldırmayıp, hayata devam edişi de işte bu yüzden..
bu yüzden eline konan uç uç böceğinden medet umması...
kapat gözlerini
sabah kızarmış ekmek kokusunu çeker gibi içine çek hayatı..
bir yanı yanmış olsa da aldırma
gülü güzel yapan dikeni değil mi zira..
cananı sever gibi sev
lütfu da hoş gelsin kahrı da..
YARIN, YAR ' İN OLSUN
sımsıcak karşıla onu
yüreğin umut dolu
çirkin olana aldırma
bir güzellik vardır mutlak ardında
olmadığında darılma,
sakın ola isyana kaçma...
UMUT YOLDAŞIN OLSUN