Dudaklarımın kenarlarında sevimli,
iş-bilir kırışıklıklar olsun istiyorum.
"İn my blue castle" isimli blogda yazdığı yazıları keyifle okuduğum sevgili Narda , "kitaplı bloggerlar" kervanına katılalı aylar oldu. Ne yazık ki daha yeni yazabiliyorum. Bu da benim ayıbım olsun .
Kitabın ismi Dokuzdolambaç. Hece Yayınlarından Mayıs ayında çıkan öykü kitabı. Kapak tasarımına bayıldım. Sıcak, samimi.... ev var ev, daha ne olsun. Arka kapak renginin kırmızı, kapak içi sayfaların mor renkte olması ayrı bir hava katmış. Kitap 128 sayfa, 21 kısa hikayeden oluşuyor. En çok sevdiğim tarafı, mürekkepten kısmamışlar, çok rahat okunuyor.
Hem konu, hem teknik açıdan hikayeler birbirinden bağımsız .
En çok, Ahsen Sabah ve Meclis Dışında'nın cümlelerinin altını çizdim.
Eşik ve Sihirbazın Kızı'nda hayal gücüne hayran kaldım.
Diyorum 'daki " Amaaan, nayniri dünya, boş ver, öleceğiz nasılsa, diyorum" cümlesini dilime pelesenk ettim.
El Ele'de ters köşe oldum.
Üçken.... güzeldi. Lakin, ikizler burcunu kıskandığını bu kadar belli etmeseydi keşke demeden geçemedim ;))
Uzun zamandır bekliyordum kitabın çıkmasını. Güzel olacağından da emindim. İtiraf etmeliyim ki, öykülerde Narda'nın yazmadaki yeteneğinin yanı sıra, farklı alanlardan okuyarak kendini ne kadar çok beslediğini de gördüm.
Sevgili Nagihan Şahin'i, kitabı için tebrik ediyor, yolun açık olsun arkadaşım diyorum.
Ne mutlu ki, edebiyat dünyası çok iyi eserlere imza atacağının sinyallerini Dokuzdolambaç'la veren güçlü bir öykü yazarı kazandı.
Kitabın ismi Dokuzdolambaç. Hece Yayınlarından Mayıs ayında çıkan öykü kitabı. Kapak tasarımına bayıldım. Sıcak, samimi.... ev var ev, daha ne olsun. Arka kapak renginin kırmızı, kapak içi sayfaların mor renkte olması ayrı bir hava katmış. Kitap 128 sayfa, 21 kısa hikayeden oluşuyor. En çok sevdiğim tarafı, mürekkepten kısmamışlar, çok rahat okunuyor.
Hem konu, hem teknik açıdan hikayeler birbirinden bağımsız .
En çok, Ahsen Sabah ve Meclis Dışında'nın cümlelerinin altını çizdim.
Eşik ve Sihirbazın Kızı'nda hayal gücüne hayran kaldım.
Diyorum 'daki " Amaaan, nayniri dünya, boş ver, öleceğiz nasılsa, diyorum" cümlesini dilime pelesenk ettim.
El Ele'de ters köşe oldum.
Üçken.... güzeldi. Lakin, ikizler burcunu kıskandığını bu kadar belli etmeseydi keşke demeden geçemedim ;))
Uzun zamandır bekliyordum kitabın çıkmasını. Güzel olacağından da emindim. İtiraf etmeliyim ki, öykülerde Narda'nın yazmadaki yeteneğinin yanı sıra, farklı alanlardan okuyarak kendini ne kadar çok beslediğini de gördüm.
Sevgili Nagihan Şahin'i, kitabı için tebrik ediyor, yolun açık olsun arkadaşım diyorum.
Ne mutlu ki, edebiyat dünyası çok iyi eserlere imza atacağının sinyallerini Dokuzdolambaç'la veren güçlü bir öykü yazarı kazandı.
Kitaptan sevdiğim bazı cümleler;
- İnsan ölmüyor ama yaralanıyor. Delik deşik oluyor ve sonra bunu moda olmuş bir kıyafet gibi salına salına giyiyor. Sonra başkalarını yaralıyor. Cinayet tek seferde işlenmiyor.
- Bazı mimikleri, bazı anları anlatmak çok zordur. Aslında sadece hissetmişsinizdir. Ortada hissinizden başka sizin düşündüklerinizi doğrulayacak, onaylanmış ve genellenmiş hiçbir kanıt yoktur. Sinsi bakış ile saf bakışı ayırt etmek gibi. Beden dilini okumaktan başka bir şeydir aslında bu...
- Kendime olur olmaz aşklar, işler icat ediyordum galiba.
-İnsanın kendini tanıdığı zamanlar var. Bir, bilemedin iki saniyede olup bitiyor.
-...artık köprüler geçilmek için değil.
- Yalnızdınız, bu çağın gerektirdiği gibi ve O 'na ihtiyacınız olduğunu düşünüyordunuz. O'nun kim olduğunu bile bilmiyordunuz hem. Belki sadece " Ne güzel bir sabah!" diyebilmek için.
-Karşındaki, hayatın boyunda bir kez daha karşılaşma ihtimalinin neredeyse sıfır olduğu bir yabancı olsa belki her şeyini anlatırdın bir defada.
- Onlara durgunluk gibi ya da kibirlilik gibi gelen şey , onun bu istemediği şeyi yapmama özgürlüğünü çok iyi kullanmasıydı.
-... bu cümle , öyle ortada tek başına bırakılacak bir cümle değildi. Bu haliyle o kadar çok şey anlatabilirdi, öyle heybetliydi ki kesinlikle yorumlanması, bir yöne kaydırılması, yontulup küçültülmesi gerekiyordu.
- Şimdi sana açılmaktan korkuyorum. Beni anlayamamandan korkuyorum. Ne kadar samimi olduğunu bilmediğimden korkuyorum. Hesaplılığından korkuyorum.
-Sesi, yeşil bir ağaç dalı gibi...Taze ama dayanıklı...Eğilebilir ama kırılmaz. Adları bilmem ama böyle sesi olan biri hayattan her istediğini alabilir.
-Hayattan ne kadar çok şey istersen, karşılığı da o kadar büyük olur. Sözüme dikkat et yalnız. Karşılığı iyi ya da kötü olabilir. Ya çok kazanırsın ya da dibe vurursun.
- Hayatında her neyden memnun değilsen değiştirmeye çalışmalısın. Vazgeçmemelisin. Bu her zaman, hatta hiçbir zaman kolay olmayabilir. Ama pes etmemeli insan.
- Yıllar sonra anlatmak için mi birikiyor anılar? İnsan yaşarken sadece geçmiş üretiyor. Hayatı boyunca bir yandan kendini bitirirken diğer yandan bu geçmiş yüküyle evreni yıpratıyor.
- Bir gün herkes dinleyenleri olsun isteyecek.
- Zaman ,büyüdükçe hilekar. Kötüyü,acıyı, endişeyi unutarak güzel olana daha çok yer açıyor, güzellik artmış gibi oluyor anarken.
- İnsanın içinde var diyorum; tabiat bize iyi geliyor.
-Çoğalmışken eksilmiş, ilkinden az kalmamış mıydım?
Tekrar eline sağlık olsun Nagihan'ın bu arada hep Narda'cığım derdim ismini bilmezdim artık Nagihan diyebileceğim. Kitabın kapağı, kırmızı tahta perde filan da çok hoş, tabii öyküler daha hoş olmalı. İlk fırsatta alıp okuyacağım. Sen de ne güzel tanıtmşısın kahve molası...:)
YanıtlaSilGüzel yorumun için teşekkür ederim Müjde . Narda’yı reelden de tanırım . Hikayeleri gibi kendi de hoş ;) mutlaka okumanı isterim .
SilNe güzel, benim de böyle birkaç blog arkadaşım var, birkaç tane de telefonla görüştüğümüz var ama yüzyüze kısmet olmadı.
SilBu arada siyasi bloğumu açtım, beklerim:
https://vahhalimize.blogspot.com/
Kitabı çok iyi yansıtmışsın bize. Yazarın verdiği emek senin örneklerinle çok güzel anlatıyor kendini okuyana. Bize bu güzel kitabı tanıttığın için çok teşekkür ederim.
YanıtlaSilNe demek . Vefa borcundan öte güzeli paylaşma isteği benimki .
SilGuzel bir kritik...okumaliyim:))
YanıtlaSilBeğeneceğine eminim Zeynep . Dönüşte ilk işin bu kitabı okumak olsun canım arkadaşım.
Silalıntılara bittim...hani resmen bayıldım.
YanıtlaSilHarika seçki olmuş.
Seviyorum senin anlatımlarını
Sevgiler
Tamamını okuduğunda alacağın keyfi düşünemiyorum Kadriye ;)
Sil:)
YanıtlaSilOlmuş demek mi bu gülücük ?
SilOlmuş olmuş:)
Silalıntılar harika. bayıldım. bu kadar güzel sözler var mıydı ya kitapta.. :) yazar duymasın.. :)
YanıtlaSil"Amaaan, nayniri dünya, boş ver, öleceğiz nasılsa" bu da süper valla..
Daha ne cümleler var da, hepsini alıntılarsam okumak isteyene haksızlık olur diye düşündüm ;))
SilDuydum valla Şirin bey:)
SilTüh ya nasıl duydun böyle. ben aslında öyle demek istememiştim. kem küm falan :)
Silkıvırtma dersleri alın Şirin bey :ppp
Silokuycam zateeen. instada da bakıyom yorumlaraaa. dr de vardı dı maa :)
YanıtlaSilsenin yorumunu merakla bekliyorum deep
Silalıntılara bakarak temin etmeyi dileyebilirim :)
YanıtlaSilbir blogger kitabı olması ve bu konuda içimde barınan hayaller de diğer sebepler olacaktır okumam için ^^
Sanırım bir yazarımız daha olacak pek yakında. Hadi bakalım, hayırlısı ;)
SilNasılsın Telvecan bi ziyarete geleyim dedim :):)
YanıtlaSilİyiyimcanım,sen nasılsın?
SilNe iyi ettin de geldin, kahve de getirdin mi?
İnstagramda , senin sayfanda bi'şeyler görüyorum, kafam karışıyor. Sanırım acilen görüşmemiz lazım :)
Çok teşekkür ederim
YanıtlaSil