Zaten bizim
prenses canı sıkıldıkça kızıyor. Bu sefer kendisinden başlamış kızmaya, sonra Allah ne verdiyse...Sanırım doğrusu, kimi verdiyse..
Yazıyorum, ama içimden geldiği gibi değil ne yazık ki. Çünkü reelden tanıdıklarım da okuyorlar yazdıklarımı. Bu da sansürsüz yazmama engel oluyor. İki yüzlülük müdür ? olabilir . Ama mesele daha derin sanırım. Yanlış anlaşılma korkusu ?!? Konuyu şöyle bağlayayım. Ben içimden geldiği gibi yazarım da, toplum buna hazır değil :)
Yazdığım yazılara yorum yapılmasından çok, okunmuş olmalarıyla ilgileniyorum. Yorumlar insanın hoşuna gidiyor elbette. Hatta ilk yazmaya başladığım zamanları hatırlıyorum, yorum yapıldığında iki tur halay çekerdim :) Yok ya hu, şaka yapıyorum, mutlu olduğumu anlatmak istedim işte. Bak şimdi burada pek bi felsefi açıklama yapmak isterdim ama toparlayamadım. Yazılar ne kadar çok okunuyorsa, o kadar insan yazılarınızda kendisinden bir şeyler buluyor demektir.
Ne işim olursa olsun, hangi ruh halinde olursam olayım, mutlaka her yazısını okuduğum bloggerlar var elbette. Okuyorum ama yorum yapamıyorum. Yani Prensesciğim, racona ters davrandığımın farkındayım, kızma :)) Bu üşenmek ya da önemsememek değil elbette. Mesela bak dün geceydi sanırım,
Serkan Aydemir'in şiirini okudum, bayıldım. Ya bu kadar güzel yazılan bir şiire yorum yapacaksan, şiirin güzelliğine gölge düşürmemelisin.Tabi ben yine de iki kelime de olsa yorum yaptım :))
Uğur Böceği'ne çoğu zaman yazacak bir kelime bulamıyorum, çünkü anlatımı bozmak istemiyorum..
Heee, bana yapılan yorumlara cevap verme meselesine gelince, protesto etme gözünü seveyim :) Mutlaka cevap vermeye çalışıyorum, ama bazı yazıların yorumlarını yayınlayıp, öylece bırakıyorum. Çünkü benim açımdan artık söylenecek söz kalmamış demektir.
Gelelim mim konusuna... Kafamdaki en komik ya da ilginç derneği kuracağım öyle mi ? Pat diye söyleyince aklıma gelmedi işte. Ama " Kaşifleri koruyalım, besleyelim, büyütelim " derneği olabilir. Kim bu kaşifler dersen, hangi bloga gitsem " bloğunuzu yeni keşfettim, sizi takibe aldım, bana da beklerim " deyip, link bırakıp gidenler elbette... Kaç blog takip ettiğimi saymadım, ama kimseye böyle bir yorum bırakmadım. Tolga hariç tabi :)
Parçalanmış Gülüşler 'e sırf muziplik olsun diye öyle bir yorum yapmışlığım vardır.
Arkadaşım, her hangi bir bloğu beğendiysen, takip etmeye başlarsın. O sana ister gelsin, ister gelmesin. Sen oku geç git. Ama sakın öyle bir yorum bırakma, inan hoş olmuyor. Ben kendi adıma itici buluyorum.
Sevgili Prenses iyi ki varsın diyorum. Her şey gönlünce olsun arkadaşım :)