23.10.2017

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK

Sanırım , Türkçeye yeni bir kavram kazandırmanın vakti geldi. Aslında ön ek de diyebiliriz. Yani uygun gördüğünüz kelimenin önüne koyabilirsiniz. 
"sürdürülebir"....
Yani, 
sürdürülebilir çevre
sürdürülebilir kalkınma
sürdürülebilir tarım
sürdürülebilir enerji....
Örnekleri çoğaltabiliriz ama gerek yok bence karmaşaya. 
Bu kavram dünyada yeni kullanılmaya başlanmış. 30 yıllık bir geçmişi var. Dünyada kullanılıyor da, Türkiye'de  bilen yok . En azından son günlerdeki gelişmeler bihaber olduğumuzu gösteriyor.
"Sürdürülebilirlik" ; ihtiyaçların, kaynakları doğru kullanarak, sonraki nesillerin de yararlanmasını tehlikeye atmadan giderilmesi. Yani  benim anladığım bu. Mirasyedi gibi doğayı talan etmeden, zarar vermeden, devamlılığı ve verimliliği göz önünde bulundurarak yaşamı idame ettirmektir sürdürülebilirlik. Gelecek kuşakların hakkından çalmadan, onlara insanla barışık, dengeli bir doğa bırakabilmektir.
Bu da atılan her adımda uzun vadeli düşünmeyi, ciddi araştırma yapmayı, işbirliğini gerektirir. Kısa vadede kazanç gibi görünen  projelerin uzun vadede neleri kaybettirebileceğinin hesap edilmesini gerekli kılar. 
İşin özü, doğanın, doğal güzelliklerin, toprağın veriminin, binlerce yıllık tarihi ve arkeolojik kültürün/ mirasın, suyun, havanın  sahibi değil, emanetçisiyiz .Kestiğimiz her ağaç,  yaktığımız ve sonradan üzerine bina diktiğimiz her orman iklim değişimlerine sebep oluyor. Deniz kıyılarına diktiğimiz her bina , tarım yapılan araziyi etkiliyor. Kullandığımız enerji kaynakları ( kömür vs.) havamızı kirletiyor. İnsan, elinin değdiği yeri mahvediyor ne yazık ki... Oysa, insan gibi yaşamak  ve bizden sonraki kuşakların  hayatını riske atmamak için bilinçlenmemiz ve  düzenlemeler yapmamız şart. 
Mesela, kıyıda, su ile toprağın buluştuğu çizgiden 100 metre (karaya doğru) geride bina yapabilirsiniz.  Geçenlerde bir konuda araştırma yaparken, bu mesafenin 10 metre olması yönünde çalışmalar  yapıldığına  rastlamıştım. Neyse kabul edilmemiş . 
Meclis bahçesindeki koruma altına alınmış olan caminin koruması kaldırılmış !!! Yani yıkılacak. İyi de, yapılan işlemin kanuna uygun olması, doğru olduğunu göstermez ki...Anıların, kültürel değerlerin, olaylara sahne olmuş mekanların, alanların ..... hepsinin gelecek kuşaklara aktarılması şart. Onlara karşı borcumuz bu bizim...
Hem tarım, hem hayvancılıkla uğraşan  dünyadaki ender ülkelerden biriyken,  geldiğimiz noktaya bir bakın...Buğdayımızı, etimizi dışarıdan ithal eder olduk. Bırakın sonraki kuşakları, kendi karnımızı doyuramıyoruz...
Ormanlık alanda, ağaçları keserek  , o sevimsiz binaları dikmeyi marifet sayıyoruz..Hem görüntü kirliliği, hem tabiatın katledilmesidir bu. 
İklim ve coğrafi açıdan  o kadar güzel memlekette yaşıyoruz ki... Toprağımız öylesine verimli ki...Eğer böyle devam edersek, sürdürülebilirliği her alanda devreye sokmazsak, bilinçlenmezsek,  rant peşinde koşmaktan vazgeçmezsek, çocuklarımıza  bırakacağımız tek miras, toprağı çorak, havası ve suyu kirli, ot bitmeyen, kuş ötmeyen bir vatan olacak.... 
Sevgiyle kalın....



23 yorum:

  1. Emeğine sağlık sevgili Kahve telvesi arkadaşım, ben bu yazıya ek bir şey diyemiyorum, tam tersini yapıyorlar, sürdürebilirlik ne kelime, yok ediyorlar. Yeter ki, 7 sülaleleri zengin olsun. Çoluğu, çocuğu, bacanağı, gelini, baldızı, kaynı....

    ODATV de Nurzen Amuran, emekli Tuğgeneralimizle röportaj yapmış konu siyasi ama sondaki ağaçlar-orman- benzetmesi ekolojik anlamda da yaptıklarına uyuyor.

    http://odatv.com/vize-karari-bir-oyun-planinin-parcasi-2210171200.html

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bazı hataların, yanlış adımların telafisi yok. Bunu anlamak bu kadar zor mu ?

      Sil
  2. Sürdürülebilirlik çok kapsamlı bir kelime. Çok sevmiştim öğrendiğimde. Günü kurtaran politikalar değil, geleceği öngören planlı projeler yapın der, senin de bahsettiğin gibi. İstanbul'un her yerini bina ile doldurmak ilk seçimi kurtarır, ama toplanma alanlarını talan etmenin acısı ilk depremde çıkar. Yerli tohum, ormanlar, hatta gündemdeki üniversite sınav değişikliği... Her alana uygulanabilir bir kavram. Ne iyi etmişsin de bu başlığı işlemişsin.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sabah haberlerde izledim, yol yapıyoruz derken koca höyük yerle bir edilmiş !!!
      Nalan ben sadece başlık atıyorum aslında.. Benim bilgimi aşan bir konu bu.Ve gerçekten çok önemli ;(

      Sil
  3. ...ne kadar önemli sürdürülebilirlik...her konuda gerekli..beraberinde istikrarı da getiriyor...istikrarın olduğu yerde güven ve huzur da olur...üstelik bu davranislarimiz:doğaya sahip çıkmak ve korumak geleceğe yönelik kültür aktarımını da sağlar.. sağlıklı genç nesillere sürdürülebilir her ne varsa sürdürmelerini öğretmiş oluruz...güzel ve damardan bir konu...gündeme getirmen çok etkileyici...ustaca anlattığın bu konu beni çok mutlu etti sevgili arkadaşım...hep yaz biz kalemözurlüler okuyalım düşünelim...sevgilerimle

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sizin yaptığınız yorumlar, benim yazdıklarımdan daha açıklayıcı olmuş Zeynepcim... "Kültür aktarımı" ne güzel ifade etmişsin. Geçmişten öğrendiklerimizi, aldıklarımızı , bugünle harmanlayıp gelecek kuşaklara aktarmak boynumuzun borcu...

      Sil
    2. Öyle konulara parmak basiyorsun ki insan ister istemez beyin jimnastiği yapıyor...ve bize kafa yorduruyorsun ki bu iyi birşey...kendimize gelip neler yapabilirize odaklanıyoruz...hep irdele..bizi sars...hepimize faydası oluyor...bu problemleri nasıl yakaliyorsun bilmiyorum ama ben de hayranlık etkisi uyandırıyor sevgili telve...

      Sil
  4. sürdürülebilir sevgi de var mı kiiii :)

    YanıtlaSil
  5. Yeşil Ekonomi üzerine tez hazırlamıştım. Sürdürülebilirlik her alanda önemli. Dostluklar, evlilikler, aşklar, yaşam standardı vs... Evet önemli ama doğru akım gibi düz bir çizgiyle de ilerlememeli.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Mabelard, konuya hakim olanların her geçen gün artmasını diliyorum..Yönetici,idareci, kanun koyucu makamındakilerin bir an önce harekete geçmesini diliyorum.
      Bu konuyu sizin kaleminizden okumayı isterim;)

      Sil
  6. Çook önemsediğim ve yazdıklarınıza sonuna kadar katıldığım bir konu. İnsanlık kendi geleceğini öyle bilinçsizce ve öyle acımasızca harcıyor ki... Emeğinize sağlık. Sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim Gulcan Baran Turan..
      Önce kendimiz bilinçlenecek, sonra çevremizdekileri bilgilendireceğiz...
      İş işten geçmeden...

      Sil
  7. Üzgünm ama aynende öyle olacak. Cünkü herkes kendinden baskasini düsnmez oldu. Gelecege birakacagi en büyk mirasin kiymetini bilmez oldular.

    Bide o kelimeyi sölemesi cok zor ya 😁

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kendini düşünen de böyle davranmamalı aslında. Ama işte sonuçlarını düşünmeden zaaflarımızın peşinden gidiyoruz..
      Hımmm, alternatif düşünelim o zaman. Şöyle anlaşılması da söylemesi de kolay olanlardan ;)

      Sil
  8. Tekrar yeniden ayağa kalkabilecek mi bu ülke?
    vatandaşları akıllanıp vicdan sesini dinlerse belki.
    uzak ihtimal
    :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İhtimal dahilinde en azından...
      Pes etmek yok Nardacım..

      Sil
  9. doğayla savaş halindeyiz,kazanırsak kaybedeceğiz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Doğaya bu kadar muhtaçken, doğaya kafa tutuyoruz. Ormanları yok ediyoruz, suyu, havayı kirletiyoruz, canlıların genetiği ile oynuyoruz, her şeyin sentetiğini yapıyoruz...
      Evet bütün bunlara devam edersek , kazandığımızı göremeden yok olup gideceğiz...Kazanmak sonumuz olacak...
      Bu sözü seviyorum...

      Sil
  10. Sürdürülebilirlik heralanda gerçekten önemli..
    Bilinçli olup artık farkına varmak zorundayız.
    Emeğine sağlık canım

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Geç bile kaldık ya, neyse...
      Teşekkür ederim ;)

      Sil
  11. Yarama bastın canım. Anı yaşaya yaşaya yarınları yok ettik. Ve insan nesli yok olacaksa bunu hak ediyor özellikle bizim gibi duyarsız , rantçı ülkeler. Kurunun yanında biz de yanacağız yahu :)
    Valla yeter artık demekten yoruldum, ama gün gelecek bu vicdan yorgunluğu çığ gibi büyüyecek, büyümek zorunda yoksa yok olacağız .

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Şu " carpe diem" yanlış anlaşıldı bence . İnsanlık kendi sonunu hazırlıyor aslında. Ne zaman farkına varacak bu acı gerçeğin, bilemiyorum...

      Sil