Kılavuzum ol !!
hey, yolunu kaybetmiş
ya da hiç bulamamış,
belki de yolundan çıkmış yolcu
Kılavuzum ol !!
ne gittiğin yer önemli,
ne de gitmek istediğin..
bir nefestir istediğim
kendimizce bir yol tutar gideriz
nasılsa menzil belli
bir adım ötede bekler ölüm meleği.
Bizi ne acılar saklar
ne de ipten alır pişmanlıklar
"ferman vicdanımızındır"
O, hele bi' önce kendisini aklasın
cesareti varsa karşımıza çıksın
nasıl sustuğunu,
göz yumduğunu,
ve de çanak tuttuğunu
bir bir anlatsın
Kılavuzum ol !!
yol uzun
tek başıma kayboluyorum
ne vakit niyetlensem,
yolumu bulamıyorum...
Kılavuzum ol !!
kimseye borcum yok, çocukluğumdan başka,
onu da ödemeye gücüm yetmez biliyorum
şimdi akşam olsa,karanlık çökse
diken diken olur tüylerim
bilirim ki, başıma üşüşmekte
unutmak isteyip de, her gün yinelenen ezberlerim..
Vazgeçtim yoldan, yola çıkmaktan,
Gücüm yok, hepsini o son adıma sakladım.
arkanı dönüp gidersen anlarım
ne de olsa kabullendim ve alıştım
yalnızım...
yalnızım...
27.10.2016
26.10.2016
HER YAŞIN AYRI BİR GÜZELLİĞİ VARDI DEĞİL Mİ ?
Ben metroya doğru gidiyordum, O yenice inmiş, bana doğru geliyordu. Sanırım 15 saniye kadar gördüm, yanımdan geçip gitti. Kendime hakim olamadım ve geriye dönüp baktım bir süre daha...
Her iddiasına varım ki 80 yaşından aşağı değildi. Vişne çürüğü , dizlerinden az aşağıda elbisesi, üzerinde krem rengi hırkası, aynı renk beresi... Beresinden 3-4 parmak taşan kemik beyazı lüle lüle saçları.. Elinde bastonu.. Ayağında üzeri tamamiyle simle kaplı ayakkabısı...
O kadar tatlı, o kadar dingin ve yaşına göre o kadar sağlıklı görünüyordu ki...
Etkilenmemek mümkün değildi...
Her iddiasına varım ki 80 yaşından aşağı değildi. Vişne çürüğü , dizlerinden az aşağıda elbisesi, üzerinde krem rengi hırkası, aynı renk beresi... Beresinden 3-4 parmak taşan kemik beyazı lüle lüle saçları.. Elinde bastonu.. Ayağında üzeri tamamiyle simle kaplı ayakkabısı...
O kadar tatlı, o kadar dingin ve yaşına göre o kadar sağlıklı görünüyordu ki...
Etkilenmemek mümkün değildi...
6.10.2016
HER ŞERDE BİR HAYIR VARDIR DERLER.... PEKİ YA BAŞKALARI İÇİN HALA ŞERSE ?
2011 Yılında avukatlıktan hakimliğe geçiş sınavına girmek için başvurmuştum. Önümde bir aydan kısa bir süre vardı. Gerekli belgeleri hazırlamak ve ders materyallerini temin etmek de bu süreye dahil. 24 saatlik günün en az 18-20 saati çalıştım. Çok fazla anlam yüklemiştim bu sınava. Artık kazanınca boyum mu uzayacaktı, başım göğe mi erecekti bilemiyorum :) Büyük şehirde yaşıyordum ama çalıkuşu misali, Anadolu'nun ücra bir ilçesinde görev yapacak olma ihtimali bile sevimli geliyordu. Sınav günü geldi çattı. Gayet rahat ve kendimden emin başladım . Matemetiğim iyiydi ama 2 soru harici diğerlerini yapamadım. Cevabından emin olduğum bir kaç soruya yanlış cevap verdim. Sınav sonrasında sürenin yetmediğinden şikayet edenler epey çoktu, oysa ben 25 dakika önce bitirmiştim. Soruları tartışırken bir çok soruya verdiğim cevabı geçtim, sorunun kendisini hatırlamıyordum. Mülakata girmek için 70 almak gerekiyordu, 63,5 alarak kalmıştım. Aman bi üzüldüm bi üzüldüm, anlatamam. Üşenmesem depresyona girecektim..O derece düşünün.
Kimilerine göre darbe,kimilerine göre kalkışma bana göre vicdansızlık, ötekine göre vatana ihanet.... adı her ne ise .. İşte malum kara geceden sonra , 2011 yılında sınavı kazanıp hakim / savcı olanların hepsi görevden uzaklaştırıldı, gözaltına alındı,tutuklananlar, görevden ihraç edilenler.... Hatta mülakatı geçemediği için hakim / savcı olamamış bir avukatı, sırf o sınavda yüksek puan aldığı için, soru çaldığı gerekçesiyle gözaltına aldıklarını ikinci ağızdan duydum.
.....
Bilenleriniz vardır mutlaka, Bornova'da oturuyorum. Ege üniversitesi, Yaşar üniversitesi sayesinde öğrencilerin çoğunlukta olduğu bir yer. Dolayısıyla öğrenci yurtları da oldukça bol. Yurtlardan birinin müdürü anlatmış arkadaşıma. 35 yaşlarında bir bayan temizlik işçisi olmak için başvurmuş. Görüşme neticesinde işe alınmış, sigortası için gerekli belgeler / bilgiler gönderilmiş.. SSK'dan " kurumda çalışmaz" minvalinde yazı gelmiş. Merak edip, kadını çağırmış ve sormuş müdür . Cevap " ben hakimdim. Ancak görevime son verildi. Eşim tutuklu. Çocuklarımın nafakasını kazanmak için bu işe başvurmuştum " bir hakimin temizlik işçiliğine düşmesi ne kadar acı demiyeceğim. Bana göre işin iyisi kötüsü yoktur. Kazancın haramı helali vardır. Elbette psikolojik olarak zor gelmiştir, bilemem. Ama alnının teriyle para kazanmak isteyen, zor durumda kalan bir kadının tüm çıkış yollarını kapatmak ne derece hakkaniyete uygun , tartışılır. Sadece bir sınavda yüksek puan almış olmak , " darbeci" veya " terör örgütü üyesi" damgası yemek için yeterli midir ?
Kötü şeyler oluyor....
Kurusu da yaşı da yanıyor.... Dua edelim o yangın bir an önce sönsün... Masumların başı yanmasın...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)