16.04.2016

AKIŞINA BIRAK / KADI KIZI

MERHABA KENDİM,
En az merhabayı kendime söylediğimi fark ettim bugün. Oysa en çok kendimizleyiz. Ama bazen kendimize bir beş dakika ayıramıyoruz. Bundan böyle her gün beş dakikam var kendime ayırdığım. Yeni kararlar arifesindeyim anlaşıldığı üzere. Yoğun tempom arasında bu beş dakikalık kaçamakların ruhuma iyi geleceğini, beni yeniden yazının büyülü atmosferine çekeceğini düşünüyorum. Mümkünse uyanır uyanmaz  bir beş dakika buluşalım diyorum kendime...."Söz veremem" diyor, "işim gücüm var, oyun oynamıyoruz , sen gel " diyorum, "ben burada olacağım". Cevap asice "Belki gelmem, gelemem, beş dakika bekle git :)) "
Yukarıdaki satırlar, yazılarını severek okuduğum Kadı Kızı'na ait. Hukukçu gözüyle çok iyi gözlemlediği günlük olayları,  blog yazılarını  "Akışına Bırak " adıyla  ilk kitabında toplamış. Bu arada ikinci kitabı da hazırlık aşamasında.




Siz hiç aşık oldunuz mu ? Yalnızken bile iki kişilik attı mı kalbiniz ?

Akışına Bırak, hayata bakışı  farklı bir pencereden gözlerimizin önüne sermekle kalmıyor, okuyucunun  kendi iç dünyasına  yolculuğunun yollarını da gösteriyor. Bildiğimizi sandığımız, aşina olduğumuz  ve bu nedenle sıradanlaştırdığımız dünyayı, ilişkileri, duyguları bir de Kadı Kızı'nın kaleminden okumanızı tavsiye ederim.

Bu arada, edebiyat ve kitap tutkunları için hatırlatayım, Kadı Kızı yarın (17 Nisan 2016)   saat  19:00 da Kanal b' de yayınlanan Kitap Dünyası  programına  konuk oluyor ....
Bırakın dünyanın keşmekeşini....
Umutsuzluğa kapıldığınızda nefes almak için....
Yorulduğunuzda satır aralarında dinlenmek için.....
Kendinizi kendinizde kaybettiğinizde  başka yollar bulmak için...
Akışına bırakmak için....
İhtiyacınız olan  şey, bir fincan kahve eşliğinde " Akışına Bırak " :))
İyi okumalar....






28 yorum:

  1. Ben çoktan bırakırım, bırakıyorumda. Fakat çevre sürekli bir şeyler yapmaya itiyor insanı. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sadece kendini değil , çevrenin tepkilerini ve dayatmalarını da akışına bırakman gerekiyor Yolcu . Başta zorluk çeksen de , önce sen sonra çevre alışacaktır bu duruma ;)

      Sil
  2. Ay ay ay görsel beni benden aldı:):)süper...o zaman şöyle diyim merhabaaaa:):) benim elimde de Tolga nın kitabı var:):)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tolga duymasın ama Deep'in son kitabını ve tolga'nın kitabını henüz alamadım . Aldığımda bir solukta okuyacağımdan eminim .Sevgiler Prenses...

      Sil
    2. Sessiz'im Prenses'im hemenn sana geliyorummm, kahvem tuzlu çıktıı buradaa:))

      Sil
    3. Ha haaaa, koş koş. bir de orda iç hem tuzlu hem acı kahveni. Prenses çoktan Deep'in kitabına geçti :))

      Sil
  3. Yanıtlar
    1. Kitabı okuyup , yorumunu da yazarsınız o zaman Profösör :) Yani çok sevinirim ..

      Sil
  4. Öğrenebilsem öyle bi bırakçam ki akışına, bi daha hiç tutmıycam da öğrenemedim ki... :)))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben yazılarınızdan bırakma yolunda olduğunuzu hissettim sevgili Calimero ...

      Sil
  5. Kanaldaki programı devamlı izliyorum bakarım yarın.O söyleşiden sonra fikrim değişebilir belki.Ancak alıntılarından yola çıkarak diyorum ki pek beğenmedim.Bunca keşmekeş içerisinde kendine beş dakikacık ayırabiliyorsa vay haline insanın,yurdumun.
    Andy varhol demişti ya birgün herkes beş dakikalığına ünlü olacak. Sanırım yakın gelecekte herkesin bir kitabı olacak.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Programı izlediysen , fikirlerini tekrar alabilir miyim Levent ? :)

      Sil
    2. tabi efenim alabilirsiniz :)
      Şimdi netten izledim. Hemen söylemeliyim Türk hukukumuzda böyle bir Yargıç olması umut verici. İyi bir yazar olmanın sırrını kapalı da olsa ifade etti; samimi olmak. Bu öyle kolay değildir ve cesaret ister. Ben olsam açıklamazdım :) başımıza gelenlere değil onlara verdiğimiz tepkilerin önemli olduğunu söyledi, ki bunla ilgili atasözünü hep hayatımda kullanmışımdır. Kitabın herhangi bir kurgusu olmadığından bahsetti,inan Telve en güzeli ve gene en zoru budur zaten. Yaşam amacımızın kendini blmek olduğunu söylerler,aynen. Ve son olarak senin alıntılarından bende tekdüze bir nlp kitabı sanmıştım. Talihi açık olsun kitabın diyorum.Ah! şişe metaforuda çok güzeldi :)

      Sil
    3. Beğenmene çok sevindim Levent .
      Aslında çok yoğun olmama rağmen , sırf söyleşiden önce yazayım , izlemek isteyen olursa kaçırmasınlar gayesiyle yazmış olmam hasebiyle , doğru yansıtamadım . Yani sorun ne yazarda ne de okuyucuda . Tamamen bende :) en kısa sürede daha geniş kapsamlı yazmak için zaten Kadıkızına da söz verdim .
      Kitap yazan tüm blogger arkadaşlarımı yürekten tebrik ediyorum . Hepsine tek tek yer vereceğim .
      Senin kitabını da tanıtmak isterim Levent . Hadi bitir şu okulu da , yazmak için engelin kalmasın. :))

      Sil
    4. sevgili kahve telvesi teşekkürler balthus teşekkürler

      Sil
  6. yazı için teşekkürler :) akışına bırakın yolculuğu devam ediyor, okuyanlar ve bahsettiğiniz programı izleyenler merak ve muhabbet dolu dönüşleri ile beni mutlu ediyor bildiğiniz üzere iş yükünün en ağır olduğu alan yargıda aktif bir pozisyonda çalışıyorum bir insanın bile hakkının ihlal olmaması için kendi hayatımızdan veriyor bazen kendimize 5 dk bile zaman ayıramıyoruz çalışma koşullarımızı yaşamayan bilmez bu arada nefes aldığım tek yer yazı olabiliyor ancak yoğunluk sebebiyle bloga yeterince vakit ayıramıyorum bulduğum küçük aralarda öykü ve roman taslağım üzerine çalışıyorum ama blogculuk ilk gözağrım bundan önceki bloglara daha çok zaman ayırıyordum bu mesleği yapmadığım için...ama kitabın başında da belirtiğim gibi kendimi akışına bırakmakta yaşam boyu öğrenci kabul ediyorum bu zor iş başarabileceğimiz bir hayatı hepimize diliyorum yoğunum ama bu yoğunluk 2 ay olmadan ıkıncı baskısını yapan bir kitabın doğmasına vesile oldu bakalım bundan sonra bizi nereye götürecek herkese sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sevgili Kadı Kızı, bahsettiğiniz gibi, mesleğin zorluklarını fazlasıyla yaşadığınızı biliyorum. İşte bu yoğunluk arasında yazmaya vakit ayırmak için, kendinizden ve belki de sevdiklerinizden fedakarlıkta bulunuşunuz hayranlığımı biraz daha artırıyor. Edebiyata olan tutkunuz sizi hak ettiğiniz yerlere, manevi doyuma mutlaka ulaştıracaktır.
      Sevgiler...

      Sil
  7. Blogları geziyordum, bir uğrayayım dedim. Ne güzel tazecik yazarlarımız oluyor. İnşallah kaliteli yazsınlar biz de gurur duyalım. Sevgiler ❤

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben izlediğim bloggerların her kitap çıkarışında mutlu oluyorum. Ve hemen hemen hepsi, piyasada, reklam sayesinde isim yapmış olanlardan çok çok daha iyiler..

      Sil
  8. Kitap yorumlama işini ne güzel beceriyorsunuz siz yahu. biliyor musun bu kesinlikle bir yetenek.
    kendime merhaba diye söze girmen de çok iyi, eski kırkaltılıklardan kim kaldı dimii :p

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :))) sen buna kitap yorumu mu diyorsun Tolga. Bu sadece tanıtım. Yorum dediğin Demirkadın Demir'in yaptığı gibi olur. Ya ağzım açık kaldı. O ne öyle ... Yani çekilişi kazanıp, senin karalama defterini boşuna almamış.
      Ben kırkbeşlik gibi hissediyorum bu aralar kendimi.Millette tahta bende kromozom eksik sanki :))

      Sil
  9. sen sölemiştin kadı kızı bakmıştım. kitabı he okurum tımams :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Blog tanıtımlarını güzel yapıyorsun Deep , Kadı Kızını da sıraya alırsın artık 😀😀😀

      Sil
  10. AKIŞINA BIRAK SU GİBİ AKTI GÖNLÜME
    Sevgili Kadı Kızı (aslında kadı’nın ta kendisi) Handan Kılıç’ın ilk kitabı Akışına Bırak. Meraklısı bilir, yıllardır blog yazar ve gönüllere girer, gönlünü açar okurlarına Handan. Ama ne yalan söyleyeyim, kitap olup da ete kemiğe bürününce yazdıkları, bir başka heyecan kapladı beni. Kitabın ne kadar özenli ve kıymetli bir emeğin sonucu olduğunu elinize alır almaz anlıyorsunuz. Kendisinden önce kapağı fethediyor okurun kalbini.
    Her insan bir evrendir ya hani. İşte bu kitabı okumaya başladığınızda evrenlerden birinde keyifli bir seyahate başlıyorsunuz ve diyorsunuz ki yazar iyi ki açmış kapılarını bize. Sıcacık da karşılamış. Samimiyeti her satırda hissetmemek mümkün değil. Kimi zaman sanki sizin dünyayı anlatmış oluyor, kimi zaman ise hiç bunu fark etmemiştim dedirtiyor. Bazen okuduğunuz bir kitabın sayfaları arasına yeniden dönüp dudağınızda buruk bir tebessüm oluşuyor, bazen bunu da okuma listeme ekleyeyim diyorsunuz. En çok da “A evet filmi izlerken aynısı geçmişti aklımdan” deyiveriyorsunuz da insanın insana uzak olmadığı duygusu sıcacık kaplıyor içinizi. Kâh lise çağınızda dinlediğiniz müzik oluyor, kâh yapayalnız bir akşamüstünün buz gibi hüznü. Ama her satırında muhakkak kendinizden bir şeyler buluyorsunuz. Ankara’nın gri atmosferi de var kitapta, İzmir’in gülümseyen baharı da… Ama bana kalırsa en çok dostluk var bu kitapta ve bu demektir ki yazar dostluk deminde yaşıyor dünyasını. Bu kitabı okusak da çok uzak raflarına kaldırmayalım kütüphanemizin. Olur a yalnızlıktan bunalır da etrafımızda kimseyi bulamayız da bir akşam üstü yahut gece yarısı, alırız elimize. Orada dostlukla bezeli bir dünya bize yoldaşlık etmek için bekliyor olacak…
    Kalemine sağlık değerli yazar… Sen hep aç yüreğini bize, hepimizin ihtiyacı var dost gönlünde misafirliğe…

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sevgili Neva Selçuk, bu ne kadar samimi ve hoş bir yorum olmuş. Kitap hakkındaki düşüncelerinizi ve duygularınızı paylaştığınız için çok teşekkür ederim...

      Sil
  11. Kitaptan yaptıgınız alıntılar ve tabii kitabın ismi de beni çok etkiledi. İlk defa burada haberdar oldum kadı kızı' ndan da, teşekkürler :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Beğenmenize sevindim Leydi Blog ...Sevgiler..

      Sil