9.02.2016

PEKİ SİZ KAÇ YAŞINDASINIZ ?

   Cumartesi günü iş için şehir dışına gitmemiz gerekti. Aslında zar zor ve isteksiz kalkmıştım. "Acaba başka güne mi ertelesek" diye düşünürken,  "hadi" dedim kendi kendime...  "Hafta içi çok zorlanırsın, üşenme ! "
    Denizli 'nin içine girmeden  işlerimizi hallettik, öğle yemeği için kasabasına  gittik mecbur. Goncalı idi sanırım . Tren istasyonunun hemen dibinde, salaş  bir lokanta .  Kapısı kapalı olunca tereddüt ettik ama  neyse ki açıkmış. Hazırlıklı değillerdi tabi.  Hemen sobayı tutuşturdu genç adam . Elektrik sobasını da yaktı bir yandan. Kaç katlı olduğuna bakmadığım bir evin alt katı... Çiçekler  ayrı bir hava vermiş, bir kenarına kitaplık ve kitaplar konmuş. Üzerinde de yazı " Okumak için ödünç alabilirsiniz "
   Meğer,bizim Ortaklar 'daki meşhur  çöp şişin ana vatanı bu Goncalı imiş.Hemen mangalı yakıp, dışarıda çöp  şişleri pişirirken, bir yandan masaya  süzme yoğurt getirdiler. Dayanamayıp, bir çatal aldım..Muhteşem ! Ardından yeşillik... Kuzu kulağı, maydanoz, tere, roka... Hepsi  sıra sıra tabağın etrafına dizilip, tam ortasına turp  dilimlemişler.  Bu kadar mı güzel bir sunum olur . 
  Yemeğimizi  beklerken, elinde bastonu, başında bembeyaz örtüsü  ile yaşlı bir teyze  indi merdivenlerden.  Evine misafir gelmişiz gibi karşıladı bizi. Öyle sıcak, öyle samimi...Bizimle sohbet etmek ister gibi bir hali vardı. Konuştukça konuşuyor, anlattıkça şevke geliyordu.. Bir ara sordum " kaç yaşındasınız " diye.. Ve hayret ilk defa  sinirlenmedim.  Daha önce yazmıştım sanırım,sorularıma kısa ve net cevap isterim, lafın uzatılmasından hoşlanmam diye.. Ama iki eliyle bastona  yüklenip, öyle bir tatlı anlatışı vardı ki .. ( tüm ısrarlarımıza rağmen yanımıza oturmadı ) sinirlenmek ne mümkün.
 " Bir zamanlar , bir adam yolda giderken karşısına biri çıkmış. Başlamışlar sohbete..Adam sormuş, 
- Evladın var mı ?
- Bir tane.
-Malın mülkün ?
- Bir devem var .
-Kaç yaşındasın ?
- 20 .
    Ayrılmışlar bu sohbetin ardından ve adam yoluna devam etmiş. Az gittikten sonra, kadınlı erkekli bir grupla karşılaşmış. Sormuşlar " buralarda dolaşan yaşlı bir adam gördün mü" .Cevap vermiş adam " evet birini gördüm ama, 20  yaşında olduğunu söyledi".  Hemen  ardından koşup, yetişmişler aradıkları adama. Bizim yolcu da merakından onların peşine takılmış tabi.
- Siz nesi oluyorsunuz?
- Biz O' nun çocuklarıyız .
- Ama bana tek çocuğum var  demişti ?
Baba cevap vermiş ;
- Bir evladımı kaybettim küçücük yaşında... O nedenle bir tane dedim, bu gördüklerin  sadece emanet...
- Babamız  buranın  zenginlerindendir , hatırı sayılır bir insandır , diye eklemiş evlatları..
- Ama sen bana bir tane devem var demiştin..
Baba;
- Allah için bir deve kestim. Tek malım işte o kestiğim devedir, diğerleri sadece Allah'ın emaneti. 
- Yaşını sordum, 20 dedin ?
Yine  ilginç bir cevap vermiş  baba;
- Kendim için  sadece 20 yıl yaşadım !  Geri kalanı  dünya derdiyle geçti.."
Ve  anlatmaya devam etti teyzem ;
" 17 yaşımda gelin geldim bu eve. O zamandan beri de bu işle uğraşırız. Eşim öldükten sonra da işte bu gördüğünüz oğlumla devam  ediyoruz. Gelinim  salatayı yapar,oğlum mangalı yakar. Yaşımı sorarsanız 76 ."
    Yemeğimizi yedik, ardından kabak tatlısı getirdiler ikram niyetine... Kireç suyuna batırılmış,  ayva çekirdeği ile renklendirilmiş, dışı sert, içi yumuşacık. Tam istediğim gibi. Beklemediğim lezzet, ummadığım muhabbet ve teyzeden beklemediğim  felsefi  bakış açısıyla ayrıldık oradan...Ve, tahmin edersiniz ki kaç yaşında olduğumu düşündüm yol boyunca... 

İyi ki  diyorum, geç de olsa  fark ettim  kendi seçimlerimin ve isteklerimin  önemini...
İyi ki artık kendime de zaman  ayırıyorum...
İyi ki  karar vermeden önce , tüm zorunlulukları  ve dayatmaları bir kenara bırakıp,gerçekten ne istediğimi düşünüyorum...
 ( Gördüğü her şeyin fotoğrafını çeken ben, ne hikmetse, o gün  hiç çekmemişim :( Şimdi ne güzel olurdu , koysaydım bir iki kare. )



34 yorum:

  1. Soruna cevap vereyim....41 e gircem bu sene ahahaaaaa:):):)....yazını büyük bir keyifle okudum kahve molamda telvecan...

    YanıtlaSil
  2. :))) Kutluyorum seni Prenses, sen çok yaşa e mi ..

    YanıtlaSil
  3. Yarın itibariyle 42 yaşındaki bedenimde 6 yaşın çocuksuluğuyla 60 yaşın olgunluğunu gül gibi geçindirip gidiyorum ;))) kendime kaç yıllık pay ayırırım bilemem ama günlük küçük anlarım var .

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tüh, kaçırdım ..Doğum gününüz kutlu olsun Cafe Tigris...

      Sil
  4. sayenizde çok güzel bir hikaye öğrendim bugün...teşekkürler ,)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Büyüklerimizde hikaye çok Anka. Fırsat buldukça onları dinlemek lazım. Sevgiler.

      Sil
  5. Yurdum insani iste- nasil ozledim anlatamam :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Neredesiniz ki Miya ? Gurbette gibisiniz sanki..

      Sil
  6. valla nefis bir anı bu yaaaa :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sen yazsan daha güzel olurdu da, idare edin işte :))

      Sil
  7. "kadı kızı" yazsana adresini uğrayım ona daaaa :)

    YanıtlaSil
  8. Önce Soruna cevap vereyim Yeni 30 olmuşum :)) çok güzel bir anlatım olmuş emeğine sağlık keyifle okudum ....

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim sessizkaldım.. Keyifle okumana sevindim.

      Sil
  9. Yaşımı soylediğimde aldığım tepkilerden artık bıktım.genç gösteriyorum yani,oldukça.bazen 16 hissediyorum bazende 60-70 hikayeyle ilşkilendirirsek sanırım kimlikte yazanla aynıyım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Süper Levent... Sana da bu yakışırdı zaten .Beni de küçük tahmin ederler, ama senin kadar değil tabi ki.

      Sil
  10. Resim çekmiş olsaydınız olayın büyüsü kaçırdı. Bu şekilde daha güzel. Kendi zihnimizde ortamı kurduk ve hikayeyi dinledik. Galiba yanlızlaşan dünyamızda huzur veren büyüklere ihtiyacımız var. Nenemlerin eksikliğini hatırlamış oldum. Her konuda bir temsili hikâyesi olurdu. "Temsilde hata olmaz" diye başlardı.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de ninemi özledim birden..Huzur veren sükunetini, dinginliğini, bilgeliğini... Mekanı cennet olsun.

      Sil
  11. Kare koymadığına üzülme bence. O anı sindirerek yaşamışsın zaten, en güzel fotoğraf karesi olmuş hafızanda.
    Ne güzel bir ortamdı, sobalı, kitaplı, hikayeli... :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haklısın Kahve Yanı... Fotoğraf çekmekle uğraşırken kaçırıyor insan bazı güzellikleri.

      Sil
  12. Ben de sadece 12-13 yaşlarındayım sanırım. Daha öncesini yaşanmış saymıyorum. Şu an da çok israf ettiğim farkındayım ama nefs işte.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yaşına oranla ( tabi ki tahmini :)) fena değilmiş Yolcu ..

      Sil
  13. Etkileyici bir yazi. İbretlik resmen teyzenin anlattiklari soyledikleri, silkeliyor insani...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de etkilenmiştim ama çok şükür geçti :))) Normale döndüm..

      Sil
  14. Bir akrabamın evvelsi yılbaşında bana söylediğini anımsadım; kırk yaşıma değdim bugün ama hep başkaları için yaşadım. Boşver sen başkalarının ne dediğini, nasıl istiyorsan öyle yaşa, ne istiyorsan o işi yap, diye... Ki o da üniversite filan değil hayat okulundan mezundur...
    sana da kocaman bir öpücük :)

    YanıtlaSil
  15. iyikilerin keşkelerinden her daim kat ve kat fazla olsun dilerim...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hepimizin umarım öyle olur Kelimelerle Dans.. Olmazsa da önemli değil. Bazen bir "iyi ki" bin "keşke"ye bedeldir:)

      Sil
  16. Muhteşem her zamanki gibi bir solukda okudum çok büyük keyifle

    YanıtlaSil
  17. Bu paylaşımın da da iyi bir ders var feyz alanlar için. "Kaç yaşınızdasınız?" sorusunu geçen sene baypas ameliyatı sonrası kendime geldiğimde sorulmuştu. Sanırım soran hemşire bir stajyer gibiydi. Test yapılması gerekiyordu, belki de şuurumla ilgili bir şeydi. "Amca kaç yaşındasın" sorusuna 33 deyince duraksadı yazmadı. Yaşlı görünüyorsun da diyemedi. Eşim müdahele ederek 62 yaşındadır dedi. Sonra da "Amca yaşını unuttun mu ? " diye sorunca da; benim dört damarım değişince gençleştim dedim. Kendimi 33 yaşında hissediyorum deyince; "Neden 31 ya da 34 değil de 33..?" diye sorunca. Cennette bütün müminler 33 yaşında olacaklar deyiverdim. Düşünsenize cenneti de gözardı edemiyoruz. (Sürçi lisan ettiysek affola)

    YanıtlaSil
  18. merhaba deeptoneun postunda blogunuzu gördüm tanışmaya geldim. ve bu yayınınız o kadar ilgimi çekti ki iki kere okudum. kafamda tutmak istiyorum yazılanı daha sonra çevreme de anlatayım.
    çok seviyorum böyle dolu dolu yüreği felsefesi anlatacak hikayeleri olan yaşça büyük tontonları. ders almak, istifade etmek lazım. bu da sizin için harika bir anı olmuş. paylaştığınız için teşekkür ederim. görüşmek üzere sevgiler.

    YanıtlaSil