28.01.2016

HASTA KADIN KADAR ÇEKİLMEZ Bİ'ŞEY YOK ŞU DÜNYADA.....

İzmir İzmir olalı böyle soğuk görmedi   ....
Bugün fena değil gerçi,en azından güneş var. Ama   geçen 2-3 gün dondum resmen.   Allahın işine bak ki, onca soğukta sabahtan akşama dışarıda ol, grip ol, hava normalleşmeye başladığında eve kapan..Yapacak bi'şey yok..Feriştah değilim ki ben, narin, çıtkırıldım olunca   böyle oluyor işte ...
Ah be Feriştah, sendeki  hayal gücü bende olsun isterdim.Tam tersi, hayatımızda  Numanlardan bol bi'şey yok.
**
İzmir'in eski  fotoğraflarına  baktım az önce... O halini  hiç görmedim. Bir  " zamanlar buralar hep dutluktu " diyecek kadar bilgi sahibi değilim . Sevimliymiş , sakinmiş,  sıcakmış.... Başka bir güzelmiş.  O da  bizim gibi değişmiş. İyi mi olmuş kötü mü,tartışılır elbet. Her şey değişiyor..Nasıl görmek istediğine bağlı. Bak yeminle lafı sana  getirmek gibi bi' niyetim yok, ama   kafamı kaldırdığımda, gideceği yeri kestirebiliyorum :))
**
Ben yokken  artan takipçi sayısı, geri döndüğümde azalmaya başladı. 5 kişi tarafından terkedildim !! Bakmadım bile kim gitmiş, kim kalmış. Zaten anlayamam ki,  sevdiklerim  gitmesin yeter.  Zaten  3-5 kişi arasında  dönüyor , malum blog dünyası..
**
Kişisel iç dökmeye döndü  burası. Okumasını istediklerimin buradan haberi olmadığından mütevellit, kendi çapımda eğleniyor gibiyim. Okusunlar ister miydim ....sanmam... rahatları, huzurları bozulmasın, canları sıkılmasın yeter.   Tehlikeli oluyorlar sonra. Suçluluk psikolojisi daha saldırgan yapıyor o  kişiliktekileri...Ve ne söylersen söyle,asıl söylenmesi gerekenler  unutulmuş gibi hissediyorsun. Rahatlayamıyorsun.. İyisi mi sus , gerçekten  bak.
Biraz iyileşeyim,  en iyisi başka bir blog açmak. Olmuyor böyle, mesela " haspam" diye başlayan bir cümle yazacaktım, tuttum kendimi, yazmadım :))) şimdi bu kelime yanlış anlaşılır mı, ayıp olur mu   diye sorgulayacaksam, ne anlamı kaldı ki  yazmanın.
Oysa gayet rahat savurmalıyım ortaya, aklıma gelenleri... Sen şimdi, beni kendinden uzaklaştırdın da  rahatladın mı diyebilmeliyim mesela ... Karanlıkta kurt adama  dönüşüp, yeni avlar peşinde  koşarken ........işte  bu cümleyi tamamlayabilmeliyim....
**
Film izlemek en güzeli..hem belki izlerken uyur kalırım.  Grip dinlenerek geçiyordu değil mi ?
Ölmez sağ  kalırsam, görüşürüz :))

26.01.2016

BAŞLIK FALAN YOK !!!!

"Anne, ben büyüğünce  babamı öldürcem  !!!!"

Vefasızlık, sorumsuzluk, patavatsızlık, uyuşukluk vs.  bunları anlarım. Bu kişilikteki insanlarla yaşamak zordur belki, uzun soluklu düşünüldüğünde. Ama  şiddeti  anlayamıyorum.  Fiziksel, psikolojik,   ekonomik ve  diğer türevlerini aklım almıyor.
Bir insan hangi sebeple diğerinin  bile isteye canını yakabilir ?
Nasıl olur da aşağılayabilir ?
Kendisi mükemmel midir ki; başkasının   zaafiyeti, noksanlığı, geç anlaması ya da  algılaması  bahanesiyle saldırıda bulunabilir ? Ve bunu tekrar tekrar,vicdanı sızlamadan nasıl yapabilir ?
Bu kadar basit olmamalı ! Şiddete maruz kalan nasıl atlatamıyorsa bu travmayı,izlerini taşıyorsa ömür boyu, şiddet gösteren de   kolayca sıyrılmamalı bu işten. Ben  iyiliği için yapıyorum,  adam olsun diye yapıyorum  safsatalarına  da  sığınmasın boş yere...
Daha ilkokul  1. sınıfın yarısındaki  oğlu  okumayı sökemedi diye  şiddet uygulayan, gözünden sakınması gereken  evladını döven  adamdır, çocuğuna bu afları söyleten.
Annelik şefkatiyle , yavrularına kıyamadığı için ayrılmak istediğinde , "seni öldürürüm" diye, eşini tehdit eden....
"Adamım"  diye  ortalıkta dolaşan....


25.01.2016

ADRESSİZ MEKTUP...

Sevgili Mi... Son zamanlar aklıma çok gelir oldun. Sanırım   kendi kendime düşünmekten,   içten içe konuşmaktan  yoruldum. İnsan geri bildirim almak istiyor bazen. Konuştukları, düşündükleri acımasızca eleştirilsin istiyor.Adil olmak o kadar kolay değil, özellikle  kendine karşı. Olamadığım zamanlar vardır . Ama sen de bilirsin ki bilinçli olarak kayırmam kendimi. Mutlaka  göremediğim, atladığım, ihmal ettiğim bir nokta vardır.
Görüşmeyeli kaç ay oldu , saymıyorum artık.Çünkü zaman kavramı anlamını yitirdi bir bakıma. Eskisi gibi acele etmiyorum. Daha bir yavaştan almaya başladım her şeyi. Ama hala takıntılarım var elbette törpülemek istediğim.  Mesela,  sorularıma   cevap verirken   kısa ve net olmayanlar karşısında  gerilme yaşıyorum . O kadar kusur kadı kızında da olur elbet .
Kendime kızgınım sanırım Mi...Yani üzerinde çok fazla  düşünmedim. Çok karışık bir durum bu. Olsa olsa izin verdiğim için kızmışımdır kendime. Hoşgörünün, anlayışın, empatinin fazlası  hem gösterene, hem gösterilene haksızlık biliyor musun? Biliyorsundur tabi. Şimdi "kendine değer vermek" kavramı daha netleşiyor zihnimde. Daha geniş kapsamlı   ele alıp,  karşındakine değer vermenin de ölçüsü bu  diyorum.  Önemsemediğimiz insanların ne yaptığını da önemsemeyiz. Hem susmak, göz  yummak,görmezden gelmek  değer vermekle  çelişiyor değil mi ? Bak yine kendimi aklamaya doğru gidiyor bu yol.
Me...ile  buluştun mu, ( kavuştun mu )  bilemiyorum. Yürekten  istiyorum  mutlu olmanı. Bunun için  kavuşmak  şart mıdır? sorusu  takıldı aklıma. Niye her şeyi sorguluyorum !!!! Can çıkmayınca  huy çıkmıyor . Düz mantıkla yaşamayı öğrenmek  gerek demek ki.    Bazen kendimi her şeye muhalefet ederken yakalıyorum. Aslında amacım  karşı çıkmak değil.   Hep   esnek olma  ihtiyacı belki. Başka  açıdan  baksak, farklı düşünebilir miyiz  diye  sorguluyorum. Ama herkes  hoşlanmıyor işte,  ya da kaldıramıyor diyelim.
Mi..gidişin çok  zamansızdı...
Daha paylaşılacak çok şey vardı....
......

22.01.2016

DENEME .. BİR - Kİİİ..

Kaç gündür gelip yazmak istiyor  ama nasıl başlayacağımı bilmiyordum. Hala da bilmediğim için,  saçmalarsam  yapacak bi'şey yok. Zaten  uzak kaldığım bu zaman zarfında, kimlerle muhatap oldum, nasıl konuştum, neler konuştum bir bilseniz.!
Geçen hafta taziyeye gittiğimde,  " bir birimizi hiç kırmadık,  hiç  kötü laf etmedik "  dedi, 55 yıllık hayat arkadaşını  ebediyete uğurlayan kadın.. Vay be dedim,  bunu hayatımda ikinci kez duyuyorum, ilkinde nezaket icabı,  naiflikten kaynaklanan   bir söz demiştim ama, aslı var galiba..İmrendim mi? hayır. Sadece şaşırdım. Tartışma yoksa ilişki de yok bana  göre. Ya da ben kendimi öyle avutuyor(d)um. İnsan  eşiyle, hayat arkadaşıyla, sevdiğiyle.. tartışmadan nasıl  bir ömür geçirir ki ? Neyse, anlatmak istediğim bu değildi zaten. Ama   son dönem aynen böyleyim. konudan konuya atlıyor, başlangıç noktasını  zor buluyorum .  Geçen arkadaşım " sende dikkat dağınıklığı mı var" dedi. Var var, hem de nasıl...
Annemi hatırladım işte o gün.  Sanki daha  3-4  ay olmuş gibi geliyordu ama meğer tam 9  ay olmuş. Zaman  çok hızlı ilerliyor. Şu yokluk / boşluk meselesi işte...
Finaller bitti ve ben yine bütünlemeye  kal(a)madım. Cidden  üzülüyorum. Kalsam daha berbat üzüleceğimi biliyorum ama en azından  enikonu  öğrenirdim.  Bu bitsin, söz  üçüncü üniversitemi   daha ciddiye alacağım :))  Ama bu okul sayesinde  çok güzel insanlarla tanıştım.Tıpkı blog sayesinde tanıdığım güzel insanlar gibi.
Bu gecelik bu kadar...
Zaten deneme  yazısıydı..
Muhtemelen  silinir  sabaha ...